Kronik Prostatit Forum

Yapilan arastirmalara gore antibiyotik tedavisinde basarisizlik orani onemli bir yer tutmaktadir.
Olasi basarislzlik nedenleri şoyle siralaniyor,
1- Mukozaya yapisan bakteriler üzüm salkimi seklinde kolonize olur, savunmaya gecerek,kendine has bir jel salgilar,bir film seklinde kendini korumaya alir.Dolayisi ile bakteri bulunamamakta ve antibiyotik tesir etmemektedir.
2-Ölü hücreler ve kalsifikasyon icinde gizlenen organizmalar.
3-Uygunsuz ve yeterli dozda olmayan antibiyotik kullanimi...dolayisi ile direnc olusmasi.
4-Laboratuarlarin yetersizligi.

abi prostattaki deformasyonu yazmamışsın bana göre deformasyon oluşması tek neden gibi duruyor.bu düşünceye çok yakınım.inşallah düşündüğüm gibi değildir.eğer öyle ise işimiz çok çok zor.tonyalıda antibiyotik testi sonucu nüks oluştu.bu demek ki prostatta deformasyon hastalık belirtileri sıfıra inse de sürüyor.yani aynı kr farenjitteki gibi yada mikrop yada bakteriler prostatta kendilerine saklanacak bir yerler buluyorlar.ama birinci düşünce için yeterince neden ve örnek var ortada.

ABittersweetLi yazdı:abi prostattaki deformasyonu yazmamışsın bana göre deformasyon oluşması tek neden gibi duruyor.bu düşünceye çok yakınım.inşallah düşündüğüm gibi değildir.eğer öyle ise işimiz çok çok zor.tonyalıda antibiyotik testi sonucu nüks oluştu.bu demek ki prostatta deformasyon hastalık belirtileri sıfıra inse de sürüyor.yani aynı kr farenjitteki gibi yada mikrop yada bakteriler prostatta kendilerine saklanacak bir yerler buluyorlar.ama birinci düşünce için yeterince neden ve örnek var ortada.

Tabii Abitter haklisin doku hasarida olusuyor bu arada...dedigin gibi antibiyotigin nufuz edemedigi prostatin ucra koselerinde nanobakteri kalintilari kalabilir, ilerki zamanlardada nuks sebebi olabilir.

yeterli doz konusuda muamma doktorlar genelde uzun süre antibiyotik yazmak istemiyor ısa sürede de prostata eti etmiyor böylece direnç oluşumu çıkıyor ortaya

cihanbey yazdı:yeterli doz konusuda muamma doktorlar genelde uzun süre antibiyotik yazmak istemiyor ısa sürede de prostata eti etmiyor böylece direnç oluşumu çıkıyor ortaya

Aynen oyle...

kadir yazdı:Yapilan arastirmalara gore antibiyotik tedavisinde basarisizlik orani onemli bir yer tutmaktadir.
Olasi basarislzlik nedenleri şoyle siralaniyor,
1- Mukozaya yapisan bakteriler üzüm seklinde kolonize olmakta, savunmaya gecip,kendine has bir jel salgilayarak bir film seklinde kendini korumaya almaktadir.Dolayisi ile bakteri bulunamamakta ve antibiyotik tesir etmemektedir.
2-Ölü hücreler ve kalsifikasyon icinde gizlenen organizmalar.
3-Uygunsuz ve yeterli dozda olmayan antibiyotik kullanimi...dolayisi ile direnc olusmasi.
4-Laboratuarlarin yetersizligi.

TRUS sonucu bende kalsifikasyonlara rastlandı. Belki de benim bakterilerim de bu kalsifikasyonlar içerisinde saklanıyor. Ondan sonra devamlı tekrar.

Kalsifikasyonlarin cözulmesi amacli asist600 adli asetilsistein iceren balgam sokucu toz seklinde bir ilaci kullanan olmustu bu forumda fakat netice verdimi bilmiyorum.

kadir yazdı:

cihanbey yazdı:yeterli doz konusuda muamma doktorlar genelde uzun süre antibiyotik yazmak istemiyor ısa sürede de prostata eti etmiyor böylece direnç oluşumu çıkıyor ortaya

Aynen oyle...

peki bu doktorların bu durumdan haberi yok mu?
ya da direnç ortaya çıkmasını antibiyotiğin vereceği zarardan daha mı karlı görüyorlar?

Turkiyedeki urologlar maalesef enfeksiyon ve antibiyotik
Konusunda tatmin edici bilgiye ve tecrubeye sahip degiller,enfeksiyon uzmanlari ise urolojide yetersiz kaliyor.Ikisini bir arayada getiremiyorsunuz kaprisleri yuzunden...en onemlisi arastirmiyorlar arge yok.. internete giremeyen drlar gordum ben..diplomayi alip sadece insanlara hava atanlarida cok gordum cihanbey.

Bactrim800 yazdı:

kadir yazdı:Yapilan arastirmalara gore antibiyotik tedavisinde basarisizlik orani onemli bir yer tutmaktadir.
Olasi basarislzlik nedenleri şoyle siralaniyor,
1- Mukozaya yapisan bakteriler üzüm seklinde kolonize olmakta, savunmaya gecip,kendine has bir jel salgilayarak bir film seklinde kendini korumaya almaktadir.Dolayisi ile bakteri bulunamamakta ve antibiyotik tesir etmemektedir.
2-Ölü hücreler ve kalsifikasyon icinde gizlenen organizmalar.
3-Uygunsuz ve yeterli dozda olmayan antibiyotik kullanimi...dolayisi ile direnc olusmasi.
4-Laboratuarlarin yetersizligi.

TRUS sonucu bende kalsifikasyonlara rastlandı. Belki de benim bakterilerim de bu kalsifikasyonlar içerisinde saklanıyor. Ondan sonra devamlı tekrar.

Benim trus sonucunda parankimal sekel makrokalsifakasyon yaziyor ,sizinkinde ne yazıyor?

freeman yazdı:

Bactrim800 yazdı:

kadir yazdı:Yapilan arastirmalara gore antibiyotik tedavisinde basarisizlik orani onemli bir yer tutmaktadir.
Olasi basarislzlik nedenleri şoyle siralaniyor,
1- Mukozaya yapisan bakteriler üzüm seklinde kolonize olmakta, savunmaya gecip,kendine has bir jel salgilayarak bir film seklinde kendini korumaya almaktadir.Dolayisi ile bakteri bulunamamakta ve antibiyotik tesir etmemektedir.
2-Ölü hücreler ve kalsifikasyon icinde gizlenen organizmalar.
3-Uygunsuz ve yeterli dozda olmayan antibiyotik kullanimi...dolayisi ile direnc olusmasi.
4-Laboratuarlarin yetersizligi.

TRUS sonucu bende kalsifikasyonlara rastlandı. Belki de benim bakterilerim de bu kalsifikasyonlar içerisinde saklanıyor. Ondan sonra devamlı tekrar.

Benim trus sonucunda parankimal sekel makrokalsifakasyon yaziyor ,sizinkinde ne yazıyor?

Prostatik enjeksiyon yapildigi zaman trusta kalsifikasyon gorulmedi denilmisti.

kadir yazdı:Turkiyedeki urologlar maalesef enfeksiyon ve antibiyotik
Konusunda tatmin edici bilgiye ve tecrubeye sahip degiller,enfeksiyon uzmanlari ise urolojide yetersiz kaliyor.Ikisini bir arayada getiremiyorsunuz kaprisleri yuzunden...en onemlisi arastirmiyorlar arge yok.. internete giremeyen drlar gordum ben..diplomayi alip sadece insanlara hava atanlarida cok gordum cihanbey.

Aynen abi 2 haftalık ilaç ile herşey geçecek sanılıyor ama olmuyor işin enteresan yani doktorların sitelerinde ya da ınternet de yada makalelerinde böyle konulmuşmuyorlar genellikle 6 hafta başlayıp duruma göre daha da uzatılabilir diyorlar gidince muane ye dönüp eve geliyoruz yine...

Zuspat yazdı:

kadir yazdı:Turkiyedeki urologlar maalesef enfeksiyon ve antibiyotik
Konusunda tatmin edici bilgiye ve tecrubeye sahip degiller,enfeksiyon uzmanlari ise urolojide yetersiz kaliyor.Ikisini bir arayada getiremiyorsunuz kaprisleri yuzunden...en onemlisi arastirmiyorlar arge yok.. internete giremeyen drlar gordum ben..diplomayi alip sadece insanlara hava atanlarida cok gordum cihanbey.

Aynen abi 2 haftalık ilaç ile herşey geçecek sanılıyor ama olmuyor işin enteresan yani doktorların sitelerinde ya da ınternet de yada makalelerinde böyle konulmuşmuyorlar genellikle 6 hafta başlayıp duruma göre daha da uzatılabilir diyorlar gidince muane ye dönüp eve geliyoruz yine...

Zuspat sen prostatik enjeksiyon olmusmuydun kardesim?

Yok abi olmadım

Aklima ne takildi; hani gecenlerde bitter bi konuda "farenjitin tedavisini tek dr yapiyor, yontem olarak da yapisini bozuyor ve vucut sil bastan onu onariyor zamanla vs" gibi bisey soylemisti tam emin olamadim ama boyle bi cumleydi..

Acaba Kadir agbinin prostatin enjeksiyondan sonra kalici olarak toparlanmasi bu nedenle olabilir mi? Yani igne girince vucut savunmaya gecti gibi bisey.. Bi dusunce sadece..

Bi de Bitter'e bisey daha sorucam, okur illa ki burayi.. Farans'lardan sivi alip lokosit baktirma gibi bi test yontemi var mi?

NeverGiveUp yazdı:Aklima ne takildi; hani gecenlerde bitter bi konuda "farenjitin tedavisini tek dr yapiyor, yontem olarak da yapisini bozuyor ve vucut sil bastan onu onariyor zamanla vs" gibi bisey soylemisti tam emin olamadim ama boyle bi cumleydi..

Acaba Kadir agbinin prostatin enjeksiyondan sonra kalici olarak toparlanmasi bu nedenle olabilir mi? Yani igne girince vucut savunmaya gecti gibi bisey.. Bi dusunce sadece..

Valla zannetmiyorum Ozan..prostatik igneden sonra cok kotu oldum ben odem olusmustu kasiklarda sag ve loblarda inanilmaz agrilar olmustu...malum dr a sordugumda ise cevabi suydu; "size yaramadi demekki".
Ayni olay Tuhraser de var su anda.

Anlam veremiyorum doktor zimaks yaziyor daha sonra gidince 2 kutu.bactrim daha sonra bi kutu cipro. Yani ne işe yarayacak antibiyotik mi belli diil ne de yeteri dozda degil. 2 kutu bactrim ya da 1 kutu zimaks, komplike bir rahatsızlık olan bu hastalıkta iş görmez ki.
Zor olan tedavi imkansız bir hal alıyor bu durumda.drayhan hocamin bahsettiği bir yöntem vardı aslında, uretranin içinde prostata açılan delikler var diyordu. Antibiyotikler oralardan prostata sizarak daha etkili olabilirmi acaba

Sabir yazdı:Anlam veremiyorum doktor zimaks yaziyor daha sonra gidince 2 kutu.bactrim daha sonra bi kutu cipro. Yani ne işe yarayacak antibiyotik mi belli diil ne de yeteri dozda degil. 2 kutu bactrim ya da 1 kutu zimaks, komplike bir rahatsızlık olan bu hastalıkta iş görmez ki.
Zor olan tedavi imkansız bir hal alıyor bu durumda.drayhan hocamin bahsettiği bir yöntem vardı aslında, uretranin içinde prostata açılan delikler var diyordu. Antibiyotikler oralardan prostata sizarak daha etkili olabilirmi acaba

değişik ilaçlar yazmasının nedeni bence hangisi iyi gelecek diye deniyor.

NeverGiveUp yazdı:Bi de Bitter'e bisey daha sorucam, okur illa ki burayi.. Farans'lardan sivi alip lokosit baktirma gibi bi test yontemi var mi?

bir tane kulak burun boğaz bölümünde bir tanede enfeksiyon hastalıkları bölümünde lökosite baktılarmı bilmiyorum ama boğazdan pamuklu çubuk ile sürüntü alıp kültürüne baktılar.herhangi bir bakteriye rastlanmadı.tabi o zamanlar bende prostatit olmadığı için lokosit olaylarını bilmiyordum.o yüzden ayrıca doktora sormamıştım.

farenjit içinse,evet tedavisi yok.bence artık prostat iltihabının da tedavisi olduğunu pek düşünmüyorum.çünkü ben iyileştim demekle iyileşilmiyor.mesela,''tonyalı'' benim önerdiğim antibiyotik testini deneyince nüks yaşadı.

boğaz için bahsettiğim iki doktor var.bir tanesi boğazı koter ile yakıyor.ama belirli kısımları yakabildiği için boğazın alt tarafı ve farenksin aşağıya doğru karşı tarafına müdahale edemiyor.o yüzden sadece belirli bir kısım tahrip edilip hücre yenilenmesi sağlanıyor.diğer doktor ise laboratuarda özel bir sıvı hazırlayıp boğazı komple tahrip edip bütünüyle hücre yenilenmesi sağlıyor.yani boğaz artık tamamen iyileştiği gibi artık istesen de farenjit olamıyorsun.çünkü mikrop yada bakterilerin etkileyebilicekleri bir alan kalmıyor.

ayrıca boğaz kültürüne pcr yöntemi ile bakıyorlar.bana göre boşuna bakteri aramayın.bakteriler belirli bir süre antibiyotik kullandıktan sonra ölüyor.geriye deformasyon kalıyor.o deformasyon olduğu sürece; idrar,sperm,yada eşinizle bile olsa korunmasız ilişki prostatı sağlıklı bir insana göre çok daha çabuk etkilenip akutlaşabiliyor.yani kısır bir döngü oluyor.bu deformasyonu da şimdi ki tıp dünyası iyileştiremiyor.sadece baskı altına alınıyor.ilerde herhangi bir nedenden dolayı hemen eski haline dönüyor.

ABittersweetLi yazdı:

NeverGiveUp yazdı:Bi de Bitter'e bisey daha sorucam, okur illa ki burayi.. Farans'lardan sivi alip lokosit baktirma gibi bi test yontemi var mi?

bir tane kulak burun boğaz bölümünde bir tanede enfeksiyon hastalıkları bölümünde lökosite baktılarmı bilmiyorum ama boğazdan pamuklu çubuk ile sürüntü alıp kültürüne baktılar.herhangi bir bakteriye rastlanmadı.tabi o zamanlar bende prostatit olmadığı için lokosit olaylarını bilmiyordum.o yüzden ayrıca doktora sormamıştım.

farenjit içinse,evet tedavisi yok.bence artık prostat iltihabının da tedavisi olduğunu pek düşünmüyorum.çünkü ben iyileştim demekle iyileşilmiyor.mesela,''tonyalı'' benim önerdiğim antibiyotik testini deneyince nüks yaşadı.

boğaz için bahsettiğim iki doktor var.bir tanesi boğazı koter ile yakıyor.ama belirli kısımları yakabildiği için boğazın alt tarafı ve farenksin aşağıya doğru karşı tarafına müdahale edemiyor.o yüzden sadece belirli bir kısım tahrip edilip hücre yenilenmesi sağlanıyor.diğer doktor ise laboratuarda özel bir sıvı hazırlayıp boğazı komple tahrip edip bütünüyle hücre yenilenmesi sağlıyor.yani boğaz artık tamamen iyileştiği gibi artık istesen de farenjit olamıyorsun.çünkü mikrop yada bakterilerin etkileyebilicekleri bir alan kalmıyor.

ayrıca boğaz kültürüne pcr yöntemi ile bakıyorlar.bana göre boşuna bakteri aramayın.bakteriler belirli bir süre antibiyotik kullandıktan sonra ölüyor.geriye deformasyon kalıyor.o deformasyon olduğu sürece; idrar,sperm,yada eşinizle bile olsa korunmasız ilişki prostatı sağlıklı bir insana göre çok daha çabuk etkilenip akutlaşabiliyor.yani kısır bir döngü oluyor.bu deformasyonu da şimdi ki tıp dünyası iyileştiremiyor.sadece baskı altına alınıyor.ilerde herhangi bir nedenden dolayı hemen eski haline dönüyor.

Çok haklısın tedavisi yok ölene kadar çekicez bunu arasıra ilaçla rahatlama oluyor ufak çaplı onun dışında sağlıklı insan olabileceğimizi sanmıyorum belki milyonda bir iyileşme olabiliyordur oda piyango gibi allahın hikmeti kime vurursa buradaki iyileştim diyen insanların bile tam sağlıklı olduğunu düşünmüyorum ben ancak hastalıklarını baskı altında tutabiliyorlar diye düşünüyorum

İyileştikten sonra diğer insanlara göre çok daha hassas olduğu doğrudur ancak dokularda yavaş yavaş onarılabilir bence Ahmet bey. Bu hastalıkta insan kendini iyi hissediyorsa ağrısı yoksa iyileşmiş demektir,kağıt üzerinde ne olduğu önemli değil.

Bence iyileşen yok diye kendinizi üzmeyin. İnanın ben bu gece ağrıdan uyuyamadım. Brokoli suyu içtim. Sıcak su tornası falan banamısın demedi.Ağrı kesici fayda etmiyor zaten.

Tuhraser yazdı:Bence iyileşen yok diye kendinizi üzmeyin. İnanın ben bu gece ağrıdan uyuyamadım. Brokoli suyu içtim. Sıcak su tornası falan banamısın demedi.Ağrı kesici fayda etmiyor zaten.

Umudunu bu durumda nasıl yitirmiyorsun benim yaşama sevincim sıfıra iniyor hersey anlamsız geliyor

arkadaşlar ilk öncelikli hedef hafif ağrılar ile yaşamaya devam etme düşüncesini akıllardan çıkarmamak.ikinci hedef zaten herkesin ulaşmak istediği hedef tamamen iyileşmek.ama ben direk iyileşmek istiyorum ya hep ya hiç diyorsanız işiniz çok zor.

ben iyileştim demekle de olmuyor malesef.bununda bilimsel olarak desteklenmesi lazım.bilimsel testi zaten defalarca söyledim.ayrıca ona bakarsanız kanser hastalarınında kendilerini çok iyi hissettiği dönemler oluyor ama birde bu işin gerçeği var.adam 2-3 gün sonra ölüp gidiyor..

tıp dünyasında prostattaki deformasyonun onarılması için yapılan bir çalışma da yok.bıraksanız 100 sene bile geçse kendini onaracak durumda gözükmüyor.ançak yeni bir tedavinin bulunması gerekiyor.