Muhsin balaban istanbul protokolü

Prostat iltihabının belirtileri, tanısı, yapılan çalışmalar, yazılan tezler vs.
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Sert masaj prostatı ezerek inflamasyonu azdırır...yumuşak hareketlerle yukarıdan aşağı okşar gibi hafif hafif basıp aşagida geri cekmek gerekir. Tekniği önemli, aksi halde zarar görülür.
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Nerman yazdı:
mıtu48 yazdı:
eray36 yazdı:Ben varıkosel amaliyatıda oldum prostatit içinde kaç kere gittim Agzıyla adam siker beni de sikti beim 20 binim gitmiştir sonuç sıfı iyi olanda yok ben bir profla konuştum adamın dedidiği bu hastalıkta hastalar doktor doktor gezer acımasızlar olanlar soyar piskojiniz bozulur paranız giderolan sana olur dedi adam ne derse cıktı boştan yere doktor doktor gezmeyin paranız cok olsada gezmeyin ruhsağlınız bozulur
E biz nasıl iyileşecez mk millet uzayda mekik çekiyor zamanmi bunun ilacı ne abi biri bişey desin ya Allah için
Dostlar aklimda bir tedavi var. Hiç bir yan etkisi yok.Çevremdeki tanidik hastalara uygulamayi dusunuyorum. Size buradan gelismeleri yazarim.Bir cihazla yapiliyor. Piyasada var. Cok pahali bir cihaz.
Nasil bir tedaviymis bu levent bey?
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Lazerli işlemlerde illaki prostat dokusuna zarar verme ihtimali var ama.
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Nerman yazdı:Bu oyle destriktif bir lazer değil kadir bey. Prostat dokusu zarar gormez. Aksine agriyi ve inflamasyonu azaltici bir etkiye sahip.
Tedavi olmus bir vaka varmi peki? Bir nevi termoterapiye benziyor ozaman. Masa üstü bir cihaz sanırim.
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Nerman yazdı:Hayir yok belki de dunyada ilk olacak
Kronik prostatit sonrası prostat skleroz alanlarının tedavisinde prostatın (ITUP) transüretral insizyonuna karşı lazer Но-YAG
Yazarlar: Colta, Artur
Vasiliev, Vladislav
Plesacov, Alexei
Vladanov, Ivan
Anahtar Kelimeler: Но-YAG lazer; prostat sklerozu; kronik prostatit
Veriliş tarihi: 2020
Yayımcı: MedEspera
Alıntı: COLTA, Artur, VASILIEV, Vladislav, PLESACOV, Alexei, VLADANOV, Ivan. Kronik prostatit sonrası prostat skleroz alanlarının tedavisinde prostatın (ITUP) transüretral insizyonuna karşı lazer Но-YAG. İçinde: MedEspera: 8. Internat. Öğrenciler ve Genç Doktorlar için Tıp Kongresi: özet kitabı. Kişinev: S. n., 2020, s. 80-81.
Soyut: Giriiş. Günümüzde prostat sklerozundan muzdarip hastalar küresel bir sağlık sorunu haline geldi. Ana tetikleyici faktör, kronik prostatit varlığıdır. Bu, doku hasarlı doku ile prostattaki iltihaplanma sürecinin bir sonucudur. Son olarak, hasarlı alanlar fibröz doku ile değiştirilir ve prostatta skleroz gelişimine neden olur. Prostat sklerozunun cerrahi tedavisi, prostat dokusunun maksimum eksizyonuna ve çevre doku üzerinde minimum sıcaklık etkisine sahip olmalıdır. Çalışmanın amacı. Kronik prostatit sonrası prostat sklerozunun tedavisinde Но-YAG lazerin ITUP insizyonuna karşı etkinliğinin değerlendirilmesi. Gereç ve yöntemler. 2018-2019 döneminde kronik prostatit sonrası tanımlanmış prostat sklerozu tanısı ile 46 hasta seçildi. Çalışma, Devlet Tıp ve Eczacılık Üniversitesi "Nicolae Testemitanu", Cumhuriyet Klinik Hastanesi "Timofei Mosneaga" bünyesindeki üroloji ve cerrahi nefroloji bölümünde gerçekleştirildi. Hastalar tedavi yöntemine göre 2 gruba ayrıldı: ITUP insizyonu yapılan 23 hastadan oluşan kontrol grubu ve Но-YAG lazer ile insizyon yapılan 23 hastadan oluşan ana grup. Sonuçlar. Tüm olgularda cerrahi tedavi başarıyla uygulandı. Ameliyat sırasında veya sonrasında majör komplikasyon görülmedi. Tüm işlemler sırasında kan kaybı önemsiz düzeydeydi ve hiçbir hastaya kan transfüzyonu gerekmedi. Ayrıca idrar yolu enfeksiyonu, sepsis, kanama veya idrar retansiyonu vakası yoktu. Tüm hastalar kendiliğinden işeyebildi ve kateterin çıkarılmasından sonra idrar retansiyonu veya inkontinans saptanmadı. Dört hasta orta derecede irritatif semptomlar (dizüri, tereddüt ve sıklık) gösteriyordu ve başka komplikasyon olmaksızın konservatif olarak tedavi edildi. Tüm prostat kanseri vakalarında patolojik örnekler malignite için negatifti. Ortalama ameliyat süresi 20 dakika (dağılım 15-35 dakika), kateterizasyon süresi 48 saat (dağılım 24-72 saat) ve ortalama hastanede kalış süresi 72 saat idi. Ameliyat öncesi ve ameliyattan 1, 3 ve 6 ay sonra, Qmax için ortalama değerler sırasıyla 6.2 ml/sn, 15.9 ml/sn, 15.8 ml/sn ve 15.4 ml/sn idi. Sonuçlar. Sonuçlar, ITUP'a kıyasla prostat sklerozunun tedavisi için lazer enerjisi kullanmanın avantajlarını açıkça göstermektedir,

Levent bey, buradaki kronik prostatit lazer tedavisi ile alakası varmi bahsettiginizin?
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Perinenin dısindan nasil prostata ulasacaksiniz?
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Nerman yazdı:Laserin penetrasyon derinligi 20 cm ye kadar ulasiyor
Anladim... mikrodalga sistemi gibi calisiyor demek. Denemek lazim. Cihaz varmi trde?
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Forumdan isteyen hastalar varsa uygulama yapabilirmiyiz?. Yan etkisi yoksa tabiki. Eskisinden kötü olmayacaksa.
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Peki, haber bekliyoruz.
fito1907
Mesajlar: 65
Kayıt: 01.07.2021 - 03:35
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen fito1907 »

bayramoglu yazdı:
mıtu48 yazdı:
bayramoglu yazdı:Ben iki sene muhsin hocaya gittim geldim. İlk açtığında fiyatları biraz makuldü ancak şuan da yerli hastalara haftada bir randevu veriyor. Yerli hastalarla uğraşmak istemiyor. Çünkü biliyor bu işin tedavisi yok. Kendisi de aslen arap olduğu için yurt dışında gelen arapların parası ona fazlasıyla yetiyor. Olabilecek en iyi cihazlar var elinde her açıdan prostatı görebiliyor. Sıvı getirme konusunda Türkiyede ki en dr lardan biri. İstanbulda üstüne tanımam. Fakat eswt ye çok güveniyor. Halbuki eswt olayı baştan aşşağı çöp.muhsin hoca protokolünü masaj üzerine odaklamıştı. Ancak şimdi penisten sondajla kokteyl antibiyotik olayına daha çok güveniyor. Bir nevi yenikapıdaki at hırsızının iğnesiz yöntemini uyguluyor. Muhsin hocanın problemi insanlara gereksiz yere gaz vermesi çok fazla hallederiz demesi. İşi espiriye vurup yer yer dalgaya alması. Karşısındakinin ne kadar hayati bir problemi olduğunu unutması. Elimden geldiğince objektif olmaya çalışıyorum.ama muhsin hocanın protokolü başarısız. Bana hiç bir yararı olmadı aksine orada hastalığım iyice arttı. Belki prostatımda lokal bir yerde iltihap vardı antiyle uzun vadede düzelecektim belki ama masajla bunu her yere yaydı. Bilemiyorum. Hoca aslında elinden geleni yapıyor ama işin parasal kısmından da taviz vermiyor. Şuan en pahalı tedavi belkide kendisinde. Lökosit bakmıyor. Pcr testine girmiyor. Duyarlı anti yi kovalamıyor. Hastaya özel çalışmıyor. Masaj+eswt+sonda prostat içine anti+ eğer hastaya satabilirse 10 seans ozon protokolü bu şekilde. Ama iyi olanı görmedim. Çoğu hastanın ilk aşamada septomlarını üç katına çıkarıyor sonra onu düzeltmeye çalışıyor. Muhsin hoca konusu bu vesselam
Zaman içinde kaybolan semptomlariniz yokmu bu işin tedavisi yok demişsiniz de merak ettim yani ereksiyon sorununuz dışında başka sıkıntı varmı ağrı yanma vs varsa hangi bölgelerde var
Septomlarım cinsel isteksizlik ereksiyon kaybı. ( bunlar en çok şikayet olan konulardı) işerken yanma ve şiddetli geriçekilme. Benim işerken yanma dışında idrarla alakalı çok problemim yoktu. Tabi spermin az ve saydam gelmesi vardı. Bunlara çözüm bulamadı muhsin hoca. Antibiyotik tedavisinden fayda görüyorum ama bırakınca iki gün sonra sanki hiç tedavi almamış gibi oluyorum. Zafer hocanın tedavi şekli bana az da olsa iyi gelmişti. Bana bir doktor arkadaşım antibiyotiği kesintisiz bir yıl almazsan düzelemezsin dedi. Ben 8 9 kere bel soğuklu geçirdim. Bu doktor arkadaşım kronik prostat olmaman mucizeydi dedi. Ben biraz yakışıklıydım o yüzden makinayı çok hor kullandım
Aynı kaderi paylaşıyoruz hep manitalar yüzünden şimdi ne yapıyorsun merak ettim benim hatam şu oldu bazen comdomsuz bazen içine boşalmamalıydık içine boşalmasak yırtardık bu işten ama o zaman düşünemedik
adige60
Mesajlar: 210
Kayıt: 24.03.2022 - 10:44
Şehir: İSTANBUL

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen adige60 »

Aynen kardeş tro gay hertülü yapan biliyorum adamda tık yok hiçbirşey olmuyor
messi1
Mesajlar: 24
Kayıt: 10.04.2022 - 09:34
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2017

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen messi1 »

onur2424 yazdı:
mıtu48 yazdı:
fito1907 yazdı: Aynı kaderi paylaşıyoruz hep manitalar yüzünden şimdi ne yapıyorsun merak ettim benim hatam şu oldu bazen comdomsuz bazen içine boşalmamalıydık içine boşalmasak yırtardık bu işten ama o zaman düşünemedik
Reis onla alakası yok ben hayatım boyunca korunmasız ilişkide içine bosalmadim ki bunu bir sefer yaptım hayatımda tro siken biliyorum korunmasız gece gündüz yapan biliyorum geçen yine birini uyardım yapma dedim adam diyorki erkek adam silahını saklamaz bu tamamen kader işi onu anladım yani

Hahah hocam benim de eskortlari kondomsuz siken arkadasim var, herif 3 sene sik idrara cikmis. Bi hafta ilac kullanmis gecmis. Kader kismet.

Arkadaşın Muhsine gitse bulur bişeyler sonra bir ozon patlatır ona 10 bin tl cukka :))
canadianguy1
Mesajlar: 370
Kayıt: 25.06.2020 - 21:16
Şehir: Ankara
Hastalık Başlangıç Yılı: 2014

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen canadianguy1 »

onur2424 yazdı:
mıtu48 yazdı:
fito1907 yazdı: Aynı kaderi paylaşıyoruz hep manitalar yüzünden şimdi ne yapıyorsun merak ettim benim hatam şu oldu bazen comdomsuz bazen içine boşalmamalıydık içine boşalmasak yırtardık bu işten ama o zaman düşünemedik
Reis onla alakası yok ben hayatım boyunca korunmasız ilişkide içine bosalmadim ki bunu bir sefer yaptım hayatımda tro siken biliyorum korunmasız gece gündüz yapan biliyorum geçen yine birini uyardım yapma dedim adam diyorki erkek adam silahını saklamaz bu tamamen kader işi onu anladım yani

Hahah hocam benim de eskortlari kondomsuz siken arkadasim var, herif 3 sene sik idrara cikmis. Bi hafta ilac kullanmis gecmis. Kader kismet.
Benimde var bi arkadas surekli kondomsuz takiliyo diyorum kondom kullan aq prostatit hastasinin boyle bi luksu yok,yok anlamiyo en sonunda hiv kapacak :D
messi1
Mesajlar: 24
Kayıt: 10.04.2022 - 09:34
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2017

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen messi1 »

canadianguy1 yazdı:
onur2424 yazdı:
mıtu48 yazdı: Reis onla alakası yok ben hayatım boyunca korunmasız ilişkide içine bosalmadim ki bunu bir sefer yaptım hayatımda tro siken biliyorum korunmasız gece gündüz yapan biliyorum geçen yine birini uyardım yapma dedim adam diyorki erkek adam silahını saklamaz bu tamamen kader işi onu anladım yani

Hahah hocam benim de eskortlari kondomsuz siken arkadasim var, herif 3 sene sik idrara cikmis. Bi hafta ilac kullanmis gecmis. Kader kismet.
Benimde var bi arkadas surekli kondomsuz takiliyo diyorum kondom kullan aq prostatit hastasinin boyle bi luksu yok,yok anlamiyo en sonunda hiv kapacak :D
O zaman oda Muhsine gitsin onada Analdan bir ozon versin kendisine gelir :))
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Bağışıklık güclüyse lağimada soksan bir sey olmaz.. bağışıklik düsükse sinek kanadının rüzgarından hasta olursun. Böyle bir durum bu. İmmun sistem meselesi. Bknz:Native/Innate Immunity
canadianguy1
Mesajlar: 370
Kayıt: 25.06.2020 - 21:16
Şehir: Ankara
Hastalık Başlangıç Yılı: 2014

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen canadianguy1 »

kadir yazdı:Bağışıklık güclüyse lağimada soksan bir sey olmaz.. bağışıklik düsükse sinek kanadının rüzgarından hasta olursun. Böyle bir durum bu. İmmun sistem meselesi. Bknz:Native/Innate Immunity
Birde soyle bir durum var bir genel bagisiklik var kan degerlerimizin notrofiller vs vs etki ettigi birde her insanin hassas noktasi farkli kimi 100 yumruk vur bisey olmaz ama ruzgardan kolay hasta olur kiminin urolojik hassasiyeti fazladir hemen kapar hastaligi cok sey etkili aslinda organin anatomisi bile etkili, mesela herkesin uretrasi bile tam olarak ayni uzunlukta degil erkeklerde herkesin prostatinin anatomik yerlestigi yer bile onemli o kadar cok ayrinti var ki...
messi1
Mesajlar: 24
Kayıt: 10.04.2022 - 09:34
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2017

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen messi1 »

canadianguy1 yazdı:
kadir yazdı:Bağışıklık güclüyse lağimada soksan bir sey olmaz.. bağışıklik düsükse sinek kanadının rüzgarından hasta olursun. Böyle bir durum bu. İmmun sistem meselesi. Bknz:Native/Innate Immunity
Birde soyle bir durum var bir genel bagisiklik var kan degerlerimizin notrofiller vs vs etki ettigi birde her insanin hassas noktasi farkli kimi 100 yumruk vur bisey olmaz ama ruzgardan kolay hasta olur kiminin urolojik hassasiyeti fazladir hemen kapar hastaligi cok sey etkili aslinda organin anatomisi bile etkili, mesela herkesin uretrasi bile tam olarak ayni uzunlukta degil erkeklerde herkesin prostatinin anatomik yerlestigi yer bile onemli o kadar cok ayrinti var ki...

Abi konu dağılıyor asıl konuya gelelim Ben Muhsin hocaya dava açmayı düşünüyorum burada tedavi olup sonuca gidemeyenler olarak dava açsak kazanırmıyız acaba
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

Doğuştan Bağışıklık
A. Wesley Burks MD , Middleton's Allergy: Principles and Practice , 2020

Doğuştan Bağışıklığın Yerleşik Hücresel Yanıtları
Dokuda yerleşik doğuştan gelen bağışıklık hücreleri, konak savunmasında kritik ilk yanıt verenler olarak hizmet eder. Buna epitelyal hücreler, DC'ler, makrofajlar, mast hücreleri ve doğuştan gelen lenfoid hücreler (ILC'ler) dahildir ( Şekil 1.4 ).

Epitel hücreleri, bir bariyer işlevini sürdürerek, potansiyel patojenleri yakalayarak ve öldürerek ve ilave doğuştan gelen bağışıklık hücrelerini aktive ederek konak savunmasının ilk hattını sağlar. Dış çevreye karşı fiziksel engelleri, sıkı bağlantılar ve alttaki bağlantı yapışmalarını içeren bir bağlantı kompleksleri ağı aracılığıyla sağlanır. 31 Mukosiliyer aparat tarafından ek bir savunma katmanı sağlanır. Hücre ile ilişkili ve salgılanan müsinler, patojenleri ileten hava yollarında yakalar ve patojenleri temizlemek için antimikrobiyal peptitler ve siliyer aparat ile uyum içinde hareket eder. Bariyer rolüne ek olarak, homeostatik müsin MUC5B, alveolar makrofaj fonksiyonunu düzenler, bu da müsinlerin doğuştan gelen bağışıklık tepkilerini düzenlemede beklenmedik bir rolü olduğunu gösterir. 32Epitelyal hücreler, daha önce gözden geçirilen AMP'lerin çoğunu salgılar ve PRR sinyali ile ortaya çıkan inflamatuar sitokin üretimi yoluyla doğuştan gelen bağışıklığı düzenler. Belki de en iyi karakterize edilenler, akciğer, deri ve bağırsaktaki epitel hücrelerinde eksprese edilen ve hem patojenlere hem de kommensal organizmalara yanıt olarak NF-KB'ye bağlı proinflamatuar sitokin üretimine aracılık eden TLR4 ve TLR2'dir. 33,34

DC'ler, naif T hücrelerini güçlü bir şekilde aktive etme benzersiz kapasiteleri aracılığıyla doğuştan gelen ve adaptif bağışıklığı birbirine bağlayan doğuştan gelen bağışıklık sisteminin kilit nöbetçileridir. DC'ler, kemik iliğinde ortak bir DC öncüsünden kaynaklandığı düşünülen klasik miyeloid (mDC) ve plazmasitoid (pDC) tiplerine ayrılabilir. 35mDC'ler kandan yüksek düzeyde antijene maruz kalan histolojik bölgelere (örn. deri, mukozal yüzeyler, lenf düğümleri, dalak) alınır. Uzun dendritleri ve PRR açısından zengin hücre yüzeyleri ile mDC'ler, mikroplara, iltihaplanmaya ve hücresel strese duyarlı bir subepitelyal ağ oluşturur. Hava yollarında ve bağırsakta antijenler, antijen örneklemesi için dendritleri lümene uzatan mukozal mDC'ler tarafından hemen yakalanır. Aktivasyondan sonra mDC'ler, interferonlar ve interlökin-12 gibi proinflamatuar sitokinleri salgılayarak ve T lenfosit talimatı için lenf düğümlerini boşaltarak bağışıklık sistemini hızla uyarır ve talimat verir.

mDC'lerin işlevleri gelişimsel olarak ilişkilidir. 36Olgunlaşmamış bir biçimde kemik iliğinden periferik dokulara göç ederler, bu aşamada rolleri esas olarak nöbet tespitidir. Yoğun PRR ekspresyonu (yani TLR1'den TLR6'ya) yoluyla gelen antijeni kolayca algılar, örnek alır ve işlerler, ancak T lenfositlerini uyarma konusunda zayıf yetenekleri vardır. Çevresel mikrobiyal PAMP'leri veya inflamatuar stresi algıladıktan sonra, mDC'ler aktif antijen temizleyicileri haline gelir ve daha sonra drene olan lenf düğümlerine geri dönerler. Bu göç sırasında olgunlaşırlar. Olgun mDC'ler olarak, antijen alımı ve işleme işlevleri kapatılır ve büyük miktarlarda işlenmiş antijen, T lenfosit eğitimi için bir dizi ortak uyarıcı faktör ile hücre yüzeyi ana histo-uyumluluk kompleksi (MHC) moleküllerinde görüntülenir. DC'lerin sağlıkta T lenfosit gelişimini yönlendirmedeki merkezi rolü (bkz.Adaptif Bağışıklık Tepkilerinin Doğuştan Öğretimi ) ve alerjik ve astımlı hastalıklarda (bkz. Doğuştan Bağışıklık ve Alerji ) bu bölümün ilerleyen kısımlarında ele alınmaktadır. mDC'ler ayrıca, sağlam IL-12 üretimleri sayesinde doğal öldürücü (NK) ve doğal öldürücü T (NKT) hücrelerinin üstün uyarıcılarıdır.
Canadianguy kardesim, adam 150 kiloluk sumo güreşçisidir ama immun sistemi güçsüzdür. Bu dogustan gelen bir yapıdir, sitokinler, makrofajlar,mast hücreler,interlokinler ve verecekleri immun reaksiyonlarla alakalı bir sey. Yukarıda savunma mekanizmaları ile alakalı makalede bir nebze bahsediliyor.
canadianguy1
Mesajlar: 370
Kayıt: 25.06.2020 - 21:16
Şehir: Ankara
Hastalık Başlangıç Yılı: 2014

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen canadianguy1 »

kadir yazdı:Doğuştan Bağışıklık
A. Wesley Burks MD , Middleton's Allergy: Principles and Practice , 2020

Doğuştan Bağışıklığın Yerleşik Hücresel Yanıtları
Dokuda yerleşik doğuştan gelen bağışıklık hücreleri, konak savunmasında kritik ilk yanıt verenler olarak hizmet eder. Buna epitelyal hücreler, DC'ler, makrofajlar, mast hücreleri ve doğuştan gelen lenfoid hücreler (ILC'ler) dahildir ( Şekil 1.4 ).

Epitel hücreleri, bir bariyer işlevini sürdürerek, potansiyel patojenleri yakalayarak ve öldürerek ve ilave doğuştan gelen bağışıklık hücrelerini aktive ederek konak savunmasının ilk hattını sağlar. Dış çevreye karşı fiziksel engelleri, sıkı bağlantılar ve alttaki bağlantı yapışmalarını içeren bir bağlantı kompleksleri ağı aracılığıyla sağlanır. 31 Mukosiliyer aparat tarafından ek bir savunma katmanı sağlanır. Hücre ile ilişkili ve salgılanan müsinler, patojenleri ileten hava yollarında yakalar ve patojenleri temizlemek için antimikrobiyal peptitler ve siliyer aparat ile uyum içinde hareket eder. Bariyer rolüne ek olarak, homeostatik müsin MUC5B, alveolar makrofaj fonksiyonunu düzenler, bu da müsinlerin doğuştan gelen bağışıklık tepkilerini düzenlemede beklenmedik bir rolü olduğunu gösterir. 32Epitelyal hücreler, daha önce gözden geçirilen AMP'lerin çoğunu salgılar ve PRR sinyali ile ortaya çıkan inflamatuar sitokin üretimi yoluyla doğuştan gelen bağışıklığı düzenler. Belki de en iyi karakterize edilenler, akciğer, deri ve bağırsaktaki epitel hücrelerinde eksprese edilen ve hem patojenlere hem de kommensal organizmalara yanıt olarak NF-KB'ye bağlı proinflamatuar sitokin üretimine aracılık eden TLR4 ve TLR2'dir. 33,34

DC'ler, naif T hücrelerini güçlü bir şekilde aktive etme benzersiz kapasiteleri aracılığıyla doğuştan gelen ve adaptif bağışıklığı birbirine bağlayan doğuştan gelen bağışıklık sisteminin kilit nöbetçileridir. DC'ler, kemik iliğinde ortak bir DC öncüsünden kaynaklandığı düşünülen klasik miyeloid (mDC) ve plazmasitoid (pDC) tiplerine ayrılabilir. 35mDC'ler kandan yüksek düzeyde antijene maruz kalan histolojik bölgelere (örn. deri, mukozal yüzeyler, lenf düğümleri, dalak) alınır. Uzun dendritleri ve PRR açısından zengin hücre yüzeyleri ile mDC'ler, mikroplara, iltihaplanmaya ve hücresel strese duyarlı bir subepitelyal ağ oluşturur. Hava yollarında ve bağırsakta antijenler, antijen örneklemesi için dendritleri lümene uzatan mukozal mDC'ler tarafından hemen yakalanır. Aktivasyondan sonra mDC'ler, interferonlar ve interlökin-12 gibi proinflamatuar sitokinleri salgılayarak ve T lenfosit talimatı için lenf düğümlerini boşaltarak bağışıklık sistemini hızla uyarır ve talimat verir.

mDC'lerin işlevleri gelişimsel olarak ilişkilidir. 36Olgunlaşmamış bir biçimde kemik iliğinden periferik dokulara göç ederler, bu aşamada rolleri esas olarak nöbet tespitidir. Yoğun PRR ekspresyonu (yani TLR1'den TLR6'ya) yoluyla gelen antijeni kolayca algılar, örnek alır ve işlerler, ancak T lenfositlerini uyarma konusunda zayıf yetenekleri vardır. Çevresel mikrobiyal PAMP'leri veya inflamatuar stresi algıladıktan sonra, mDC'ler aktif antijen temizleyicileri haline gelir ve daha sonra drene olan lenf düğümlerine geri dönerler. Bu göç sırasında olgunlaşırlar. Olgun mDC'ler olarak, antijen alımı ve işleme işlevleri kapatılır ve büyük miktarlarda işlenmiş antijen, T lenfosit eğitimi için bir dizi ortak uyarıcı faktör ile hücre yüzeyi ana histo-uyumluluk kompleksi (MHC) moleküllerinde görüntülenir. DC'lerin sağlıkta T lenfosit gelişimini yönlendirmedeki merkezi rolü (bkz.Adaptif Bağışıklık Tepkilerinin Doğuştan Öğretimi ) ve alerjik ve astımlı hastalıklarda (bkz. Doğuştan Bağışıklık ve Alerji ) bu bölümün ilerleyen kısımlarında ele alınmaktadır. mDC'ler ayrıca, sağlam IL-12 üretimleri sayesinde doğal öldürücü (NK) ve doğal öldürücü T (NKT) hücrelerinin üstün uyarıcılarıdır.
Canadianguy kardesim, adam 150 kiloluk sumo güreşçisidir ama immun sistemi güçsüzdür. Bu dogustan gelen bir yapıdir, sitokinler, makrofajlar,mast hücreler,interlokinler ve verecekleri immun reaksiyonlarla alakalı bir sey. Yukarıda savunma mekanizmaları ile alakalı makalede bir nebze bahsediliyor.
Aynen abi haklisin fakat sadece soylemek istedigim insan mekanizmasi farkli hastaliklara karsi farkli davraniyor,mesela kansere yakalanma olasiligi dusuk birisinin bagisikligi yuksek olsada prostatit olma veya baska bazi rahatsizliklara yakalanma ihtimali yuksek olabilir,zaten bu saydigin seyleri cevre beslenme radyasyon gibi cok ama cok seyde etkiliyor
Apo
Mesajlar: 342
Kayıt: 25.10.2021 - 18:21
Şehir: İzmir
Hastalık Başlangıç Yılı: 2015

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen Apo »

Ben çok sık boğaz enfeksiyonu ve idrar yolu enfeksiyonu geçiririm ama kolay kolay grip olmam virüslere karşı bagisikligim çok iyi covid bile olmadım o kadar insan içinde olduğum halde
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10258
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen kadir »

canadianguy1 yazdı:
kadir yazdı:Doğuştan Bağışıklık
A. Wesley Burks MD , Middleton's Allergy: Principles and Practice , 2020

Doğuştan Bağışıklığın Yerleşik Hücresel Yanıtları
Dokuda yerleşik doğuştan gelen bağışıklık hücreleri, konak savunmasında kritik ilk yanıt verenler olarak hizmet eder. Buna epitelyal hücreler, DC'ler, makrofajlar, mast hücreleri ve doğuştan gelen lenfoid hücreler (ILC'ler) dahildir ( Şekil 1.4 ).

Epitel hücreleri, bir bariyer işlevini sürdürerek, potansiyel patojenleri yakalayarak ve öldürerek ve ilave doğuştan gelen bağışıklık hücrelerini aktive ederek konak savunmasının ilk hattını sağlar. Dış çevreye karşı fiziksel engelleri, sıkı bağlantılar ve alttaki bağlantı yapışmalarını içeren bir bağlantı kompleksleri ağı aracılığıyla sağlanır. 31 Mukosiliyer aparat tarafından ek bir savunma katmanı sağlanır. Hücre ile ilişkili ve salgılanan müsinler, patojenleri ileten hava yollarında yakalar ve patojenleri temizlemek için antimikrobiyal peptitler ve siliyer aparat ile uyum içinde hareket eder. Bariyer rolüne ek olarak, homeostatik müsin MUC5B, alveolar makrofaj fonksiyonunu düzenler, bu da müsinlerin doğuştan gelen bağışıklık tepkilerini düzenlemede beklenmedik bir rolü olduğunu gösterir. 32Epitelyal hücreler, daha önce gözden geçirilen AMP'lerin çoğunu salgılar ve PRR sinyali ile ortaya çıkan inflamatuar sitokin üretimi yoluyla doğuştan gelen bağışıklığı düzenler. Belki de en iyi karakterize edilenler, akciğer, deri ve bağırsaktaki epitel hücrelerinde eksprese edilen ve hem patojenlere hem de kommensal organizmalara yanıt olarak NF-KB'ye bağlı proinflamatuar sitokin üretimine aracılık eden TLR4 ve TLR2'dir. 33,34

DC'ler, naif T hücrelerini güçlü bir şekilde aktive etme benzersiz kapasiteleri aracılığıyla doğuştan gelen ve adaptif bağışıklığı birbirine bağlayan doğuştan gelen bağışıklık sisteminin kilit nöbetçileridir. DC'ler, kemik iliğinde ortak bir DC öncüsünden kaynaklandığı düşünülen klasik miyeloid (mDC) ve plazmasitoid (pDC) tiplerine ayrılabilir. 35mDC'ler kandan yüksek düzeyde antijene maruz kalan histolojik bölgelere (örn. deri, mukozal yüzeyler, lenf düğümleri, dalak) alınır. Uzun dendritleri ve PRR açısından zengin hücre yüzeyleri ile mDC'ler, mikroplara, iltihaplanmaya ve hücresel strese duyarlı bir subepitelyal ağ oluşturur. Hava yollarında ve bağırsakta antijenler, antijen örneklemesi için dendritleri lümene uzatan mukozal mDC'ler tarafından hemen yakalanır. Aktivasyondan sonra mDC'ler, interferonlar ve interlökin-12 gibi proinflamatuar sitokinleri salgılayarak ve T lenfosit talimatı için lenf düğümlerini boşaltarak bağışıklık sistemini hızla uyarır ve talimat verir.

mDC'lerin işlevleri gelişimsel olarak ilişkilidir. 36Olgunlaşmamış bir biçimde kemik iliğinden periferik dokulara göç ederler, bu aşamada rolleri esas olarak nöbet tespitidir. Yoğun PRR ekspresyonu (yani TLR1'den TLR6'ya) yoluyla gelen antijeni kolayca algılar, örnek alır ve işlerler, ancak T lenfositlerini uyarma konusunda zayıf yetenekleri vardır. Çevresel mikrobiyal PAMP'leri veya inflamatuar stresi algıladıktan sonra, mDC'ler aktif antijen temizleyicileri haline gelir ve daha sonra drene olan lenf düğümlerine geri dönerler. Bu göç sırasında olgunlaşırlar. Olgun mDC'ler olarak, antijen alımı ve işleme işlevleri kapatılır ve büyük miktarlarda işlenmiş antijen, T lenfosit eğitimi için bir dizi ortak uyarıcı faktör ile hücre yüzeyi ana histo-uyumluluk kompleksi (MHC) moleküllerinde görüntülenir. DC'lerin sağlıkta T lenfosit gelişimini yönlendirmedeki merkezi rolü (bkz.Adaptif Bağışıklık Tepkilerinin Doğuştan Öğretimi ) ve alerjik ve astımlı hastalıklarda (bkz. Doğuştan Bağışıklık ve Alerji ) bu bölümün ilerleyen kısımlarında ele alınmaktadır. mDC'ler ayrıca, sağlam IL-12 üretimleri sayesinde doğal öldürücü (NK) ve doğal öldürücü T (NKT) hücrelerinin üstün uyarıcılarıdır.
Canadianguy kardesim, adam 150 kiloluk sumo güreşçisidir ama immun sistemi güçsüzdür. Bu dogustan gelen bir yapıdir, sitokinler, makrofajlar,mast hücreler,interlokinler ve verecekleri immun reaksiyonlarla alakalı bir sey. Yukarıda savunma mekanizmaları ile alakalı makalede bir nebze bahsediliyor.
Aynen abi haklisin fakat sadece soylemek istedigim insan mekanizmasi farkli hastaliklara karsi farkli davraniyor,mesela kansere yakalanma olasiligi dusuk birisinin bagisikligi yuksek olsada prostatit olma veya baska bazi rahatsizliklara yakalanma ihtimali yuksek olabilir,zaten bu saydigin seyleri cevre beslenme radyasyon gibi cok ama cok seyde etkiliyor
Dogru kardesim oda olabiliyor.
esanjor01
Mesajlar: 448
Kayıt: 10.04.2018 - 13:48
Şehir: Kazakistan
Hastalık Başlangıç Yılı: 2015
Yaş: 50

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen esanjor01 »

mıtu48 yazdı:
eray36 yazdı:
mıtu48 yazdı: E biz nasıl iyileşecez mk millet uzayda mekik çekiyor zamanmi bunun ilacı ne abi biri bişey desin ya Allah için
Kardeşim düzenli yaşa hastalığı kabullen çüke iyi gelen besinlerle beslen spor yap gıda takviyeri al zamana bırak kafanı cok yorarsan bu iş düzelmez önce beyin sağlığı pozitif düşün pozitif yaşamaya bak yarını düşünürsen kaygı olur anksiyete olur daha kötü olursun hayatı fazla ciddiye alma
Reis tamamda herkes bişey diyor anlamadım ki zamanla geçer diyorlar e sen alış diyorsun o makul seviyeye gelecek diyor
kesinlikle zamanla kendiliginden gecmez direk 1. agizdan soyluyorum .Acaba gecermi kendiloginden duzelirmiyim diye uzunca bir zamandir tedavi antibiyotik bisey almiyorum ne alacagimida bilmiyorum henuz ,arastiriyorum .. ve gecen en ufak birsey yok ,, ilave bisey varmi desem o da olmadi cok sukur .. Bu soyledigin soylerin hepsini limitlerinde yaptim halende yapiyorum .. Fakat bu soylediklerinin hicbiri yeterli degil bu hastalikta maaslef .
surv
Mesajlar: 37
Kayıt: 30.11.2021 - 19:28
Şehir: istanbul

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen surv »

Muhsin Balaban a ben de bir kac seans gidip biraktim.
rmzigrll
Mesajlar: 155
Kayıt: 05.08.2022 - 20:01
Şehir: Kocaeli
Hastalık Başlangıç Yılı: 2022

Re: Muhsin balaban istanbul protokolü

Mesaj gönderen rmzigrll »

Nerman yazdı:Şimdi yapan yer ile konuşacağim.oraya gidip yapmayi düşünüyorum. Eğer ayarlayabilirsem yapacağım.İlk erapta forumdan değilde yakın olduğum prostatit hastalari var bir kac kisi .onlari ikna edeceğim. Direkt forumdaki hastalarla başlamak mantikli değil.Sinirlere bir zarari yok Ama yine de denemem gerekiyor acelem yok ise yaradigindan emin olunca buradaki bir kaç arkadaşa yapariz isterlerse tabi ki

Hocam bi gelişme var mı bu cihazla alakalı ??
Cevapla