Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Hastalık için kullanılan antibiyotikler, kas gevşelticiler vb.
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
Hergele
Mesajlar: 1247
Kayıt: 15.06.2020 - 18:04
Şehir: Malatya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2020

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Hergele »

Hocam geçmiş olsun. Allah şifa versin. Acaba kültür vs yaptırdınız mi? Bu romatizmaların prostatitin vs ardında bazen bir bakteri olabiliyor. Çoğu zaman bunca şey üst üste gelir genç yaşında yaşadıklarına üzüldüm. Ama vücudunu dinlendir sana uygun olan bir tedavi başla hangi sorunun daha çok rahatsız ediyorsa ordan başla.
Doktor değilim yazdıklarım kişisel tecrübeler ve araştırmalarım sonucu öğrendiklerimdir şifa dilerim.
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

Hergele yazdı:Hocam geçmiş olsun. Allah şifa versin. Acaba kültür vs yaptırdınız mi? Bu romatizmaların prostatitin vs ardında bazen bir bakteri olabiliyor. Çoğu zaman bunca şey üst üste gelir genç yaşında yaşadıklarına üzüldüm. Ama vücudunu dinlendir sana uygun olan bir tedavi başla hangi sorunun daha çok rahatsız ediyorsa ordan başla.
Teşekkür ederim hocam. Direk prostat sıvısından kültür veremedim. Bulunduğum şehirde bunu yapabilen doktor yok. Hastalığın başlarında Zafer Hoca ile ampirik ilerlemiştik o yüzden yaptırmamıştım. Ortalarında ise gerek maddi gerek de covid sebepleri yüzünden şehir dışına çok çıkamamıştım. Covid için riskli gruptaydım biraz ki sonradan geçirdiğimde zor bir süreç oldu. Bugün ise normal şartlarda Ankara'da olcaktım bir romatologtan randevum vardı. Gitmişken de Mesut Hoca'dan sıvı aldırıp düzene verme fikrim vardı ama gece 5 de araçla yola çıkmam gerekiyordu yolların kötü olduğunu duydum ve sol kolumda kalkmayınca göze alamadım karanlıkta o yolu.

Dediğinizi bende göz önünde bulunduruyorum, özellikle klamidya gibi bakteriler reaktif artritin sebebi olabilir belki. Ama daha önce rektal tuşe sonrası ilk idrardan kültür verdiğimde üreme olmamıştı. İnşallah en kısa zamanda daha kötüye, araç kullanamıcak yürüyemeyecek hale gelmezsem. Ankara'da romatoloji ve düzene sıvı verme işini halletmeye gideceğim.
sekolas
Mesajlar: 279
Kayıt: 27.01.2021 - 00:22
Şehir: muğla
Hastalık Başlangıç Yılı: 2021
Yaş: 23

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen sekolas »

Furkanal yazdı:Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
Bende 6 kutu kinolon bitirdim bir şey olmadı şuana kadar da yorgunluk yaptı sadece sabah dinç kalkamıyordum herkezde yan etkisi farklı oluyor demek ki her vücut farklı tepki veriyor Bir de bağırsakları felç oldu benim yediğimi kusmaya başladım
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

sekolas yazdı:
Furkanal yazdı:Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
Bende 6 kutu kinolon bitirdim bir şey olmadı şuana kadar da yorgunluk yaptı sadece sabah dinç kalkamıyordum herkezde yan etkisi farklı oluyor demek ki her vücut farklı tepki veriyor Bir de bağırsakları felç oldu benim yediğimi kusmaya başladım
Bunlar her ilacın yapacağı basit yan etkiler antibiyotik olmasa bile olur o aldığınız ilaç. Dediğim gibi riskli bir şey yoksa iyileşeceğine inanıyorsa insan kullanmak konusunda çok da korkmayabilir. Benim başıma gelen bu grup ilaçlara black box yani kara kutu uyarısı verilmesinin ilk nedeni olan yan etki. Siz onları yenersiniz dert etmeyin, kalıcılığı olmaz :)
pelkas
Mesajlar: 12
Kayıt: 02.12.2020 - 00:46
Şehir: izmit

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen pelkas »

Furkanal yazdı:Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
özet geç kral ;)
gezermert
Mesajlar: 42
Kayıt: 31.01.2021 - 02:35
Şehir: İstanbul

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen gezermert »

hocam çok teşekkürler yazı için geçmiş olsun. bende antibiyotik kullanmaya başlamadan hemen önce bacak ağrıları başlamıştı, sadece bir kutu tarivid kullandım, lökosit oranı çok hızlı düştü fakat vücudumun farklı yerlerindeki kaslar ağrımaya devam ediyor özellikle hareket ettirmediğim zamanlar. hareketimi veya uyumamı engelleyecek seviyede değiller fakat umarım geçerler bir an evvel
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

pelkas yazdı:
Furkanal yazdı:Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
özet geç kral ;)
Acikcasi kinolonla ilgili bir sikintim olmasa ben de bu uzunlukta bir seyi okumazdim heralde :) Cok okunsun diye actigim bir konu olmadi oyle olsa kisa tutup bam tellerine vurgu yapardim. Ben ozellikle arama butonuna ‘kinolon’ yazip aratan insanlari hedef aldim. Mesajin dogru kisiye uygun bir sekilde gecmesi icin en uygunu buydu :)
kompakt
Mesajlar: 73
Kayıt: 03.02.2021 - 03:48
Şehir: bursa
Hastalık Başlangıç Yılı: 2020

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen kompakt »

Bu kinolonların verdiği tendon hasarının oluşmasını önleyebilecek yada yavaşlatacak HERHANGİ bir ilaç/bitki/method varmı ?
Zagros

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Zagros »

5 6 kutu floxilevo kullanılırmı sizce hiç yan etki yaşamayan arkadaşlar varmı
purology
Mesajlar: 221
Kayıt: 25.04.2019 - 02:03
Şehir: los angeles
Hastalık Başlangıç Yılı: 2018

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen purology »

Furkanal yazdı:
sekolas yazdı:
Furkanal yazdı:Herkese merhabalar,

Ne zamandır bu başlığı açmak istiyordum, bugüne kısmetmiş. Yaklaşık 1.5 yıldır ben de prostatitle boğuşmaktayım. Forumda da çoğu kişinin tanıdığını, en azından gördüğünü tahmin ediyorum. Bu rahatsızlığın getirdikleri sonucu işini, kariyerini, yaşadığı şehri, arkadaşlıklarını bırakmış biriyim. Prostatit dışında da daha önceden sağlık sorunları olan biriydim, bunların başında eklem romatizmam geliyordu. Bundan niye bahsettiğimi yazının devamında anlayacaksınız. Prostatitten sonra benim sorunlarım maalesef çoğunuz gibi prostatitle kalmadı. Genelde kroniğe dönüşmeyen reaktif artrit bende kronik hali aldı. Kalçanın dışında tutulum oranı düşük oran omurgamı da tutmuş durumda hatta.(Reaktif Spondilit) Gün gün prostatitten daha fazla bile bu romatizmal şikayetlerin getirdiği sıkıntılarla baş ettim.

Prostatit ile ilgili tedaviler aldım, iyi de geldiğini yadsıyamam. Fakat her iyinin sonunda mutlaka kötüyü kısa süre içerisinde tekrar tekrar gördüm. Ve bu çoğunuz da bilirsiniz, insana daha kötü hissettiriyor. Kötüye alışmışken iyiyi gördükten sonra tekrar kötüye hatta bazen daha da kötüye sürüklenmek hep daha ağır gelirdi. Prostatit kökenli mesane, kasık, perine bölgesinde ağrı şikayetleri çok olmuş biri olmadım hiç. İdrar ve ereksiyon ağırlıklı gitti. 1.5 yıldır ereksiyonum olmadı ne sabah ne başka şekilde ama buralarıda çok umursamadım. Sık idrar diyorsunuz mesela, onun bendeki adı kesinlikle sürekli idrar hissiydi. İstesem saatlerce tutabilirdim ama 5 dk bile rahat geçiremedim şu geçtiğimiz ayları. Uykuya dalmak için ortalama 5-6 wc seansı, uykuya daldıktan sonra 8-10 defa arası uyku bölünmeleri felan derken benim derdim idrardı. Ve belki forumda hiç kimse de olmayan şey de benim idrar sonrası değil sürekli damlamam var. Her an damlıyor ve son zamanlarda resmen idrar kaçması diyebilirim buna. Her an kaçırıyorum yani devamlı üretra içinde idrar geziyor ve bunun da idrar hissi yapması kadar doğal bir şey yok. Sık idrar emin olun sıkıntı bir şey değil. En azından tuvalete gittiğinizde boşalttığınızı ve 2-3 saat rahat edeceğinizi biliyorsanız bile bir nimet bu, bu hastalıkta. Ağrı olsa, cinsel sorunlar olsa hayatımı bu kadar durdurmasına asla izin vermezdim. Ağrılar, vücudumun başka yerlerinde yıllardır yaşadığım için biliyorum ki, benim için daha tolere edilebilir olurdu.

Her neyse bu sürekli idrar hissi durumuna karşı benim aylarca antibiyotik tedavisi almam gerekiyordu. Çünkü 1 aya kadar, içinde kinolonda bulunan bir çok ampirik tedavide iyi sonuçlar almıştım. Ama iyi gidişat daha sonrasında 1 ay sürmedi bile. Gerek prostatiti, gerek reaktif artritleri artık %90 larda uzun süre tutmak için bunu göze almıştım. Uzun süre kullanacaktım. Bugüne kadar aylarca kullanmadım çünkü kinolon grubunun o korkutucu yan tesirleri altta yatan eklem rahatsızlığı olanlarda daha sık görülüyor. Hatta bu oranlar %15'e kadar çıkabiliyor. Ama ben ya herro ya merro demek zorunda kaldım, biraz da aile çevre baskısıyla.

Kafamda bu netliği sağladıktan sonra, doktor gözetiminde başladığım kinolon grubu avelox'un 3. gününde sol omzum da sancılar başladı. Ama daha 3. gününden faydasını görüyordum, azitroyuda 3 gün atmıştım. 4. günde atmak istedim. Attım. Sol omzum giderek sancımaya, ağrımaya başlamıştı. Gündelik basit hareketlerde bile. 4. gün ilacı bıraktım. Acaba o sayısız hayatları kinolon yüzünden kararan insanlar arasına mı giriyorum diye tabi ki endişe etmeye başlamıştım. 6. 7. günler iyi gibiydim. Ama tabii 6 aya kadar bıraksanız bile yan etkileri çıkabiliyor. Bıraktıktan sonra 8. gün gibi sol omzumda hiçbir şey kalmamıştı. Sağ omzum başlamıştı. En başlarında MR çektirdim. Omuz rotator intervalde ciddi sıvı artışı çıktı. Neyse hep umuyordum bıraktıktan sonra 2 ay içinde genelde insanlarda kaybolduğu için. Sağ omzumun maksimum seviyesi hiçbir zaman beni mahvedecek şekilde bir ağrıya dönüşmedi.

Gel gelelim bıraktıktan sonra 2. hafta yavaştan tekrar başlayan sol omuza. Bu ben geliyorum dedi dedi dedi ve ben ilacı bıraktıktan 14 gün sonra sol kolumu kıpıdaratamaz hale geldim. 3 gün kıpırdamadı. 2 gün daha iyi oldu. sonra 1 hafta daha hiç kıpırdamadı. Sonra bide sol omuz için MR'a gittim. Bunun durumunun daha ciddi olduğunu, ve tendonda hafif yırtıkların oluşmaya başlandığı söylendi. Kinolondan oluşan bu hasar, sporcularda oluşan yıpranmayla gelen hasardan o kadar farklı ki. Bunu doktorların hemen hiçbiri bilmiyor ve bu konuda yalnızsınız. NSAİİ'ler normal onarım sürecini geciktirdiğinden tercih edilmiyor. Ben şu an sol kolumu belirli bi seviyeden sonra sağ elimden destek almadan kaldıramıyorum. Ki onda da hasar hala devam ediyor. Yatakta felan maalesef mumya gibi yatmaktan başka bir çarem, bir aktivitem kalmadı.

Maalesef burda bitmedi. Omuzlari mental olarak sindirmeye başlamışken de bir gün 3-4km yürüdükten sonra sol ayak bileği bölgesinde ağrı girmeye başladı. Allah allah dedim ne ki bu. Aşil tendonu nerde onu bilmiyordum bile. O an aklıma kinolon geldi yine. Allahım dedim inşallah aşil oralar değildir diye yazdım internete. Oralar çıktı. Sol topuğum her adım atışımda acıyor şu an. Tendon bölgeside ayak arka bilek kısmı da hassas durumda temaslarda dokunmada. 10 gündür yürümüyorum, dışarı çıkmıyorum zorlamama adına. Durduğu yerde bile zonkluyor ancak. Sağ aşil ise bu süre içerisinde hep yokladı fakat tam bir gelmedi artık ona da şükür mü diyeyim bilmem. Mental açıdan inanılmaz zorlanıyorum, daha 30 yaşında yokum. Prostatitle uğraşırken bunlar başıma geldi. Hayatları kararan insanların arasına girmekte olduğum gözüküyor. Hala daha umuyorum kaybolacağını, kötüleşmezse iyiye gitmesi daha olası diyorum. Bakalım. Bunca şey olurken de idrar hissinin hep orda olması gerçekten çok kötü. Hala en kötüsü o. Son 1 haftada 3 saatten fazla uyuduğum bir gece olmadı. Bende uyku apnesi olduğu için de cok uyanıyorum en ufak idrar alarmında oda ayrı.

Bu kadar şey anlattım, okuyan kişilerin zamanını aldıysam kusura bakmasın. Burdaki hiçkimseyi de yönlendirmek, aman kinolon kullanmayın demek gibi bir niyetim asla yok. Bazı risk faktörleri var, bunlar sizde yoksa tabiki iyileşme umuduyla kullanabilirsiniz. Ama risk grubunda olmayıp da bu hallere düşen insanlarında olduğunu unutmayın. Ben de öyle ilk risk grubunda değildim. Diyabet, 60 yaş üstü olmak ve kortikosteroid kullanmak daha bir risk grubunda yapıyor sizi. Ama benim başıma geldi. Geçer mi hafifler mi ömür boyu kalır mı, hayat gösterecek. Ama ne olur bu kinolon grubunu kullanırken, kullanma kararı alırken sağlıklı olsanız da çok düşük ihtimal bunların ya da daha kötülerinin başınıza gelme ihtimalini unutmayın. Ama tekrar diyorum çoğunuz gibi risk grubunda olmazsam, ve antibiyotikle iyileşebileceğime inanıyor olsam şu an ki yaşadıklarımla bile ben de kullanırdım heralde. Ama siz lütfen bunlarında olabileceğini unutmayın.

Maalesef ki başka antibiyotikte kullanamıyorum şu an çünkü her birinin tendon hasarı riski var kinolon olmasa bile. Onların çok daha düşük ama benimkiler hasar almışken şu an uzun bir süre antibiyotik defterini kapattım. Çok tekrar ettim ama yine diyorum. Risk grubunda değilseniz, uzun süreli antibiyotik kullanımında KALICI iyileşme sağlayacağınızı düşünüyorsanız ve prostatitle bu hayat geçmez diyorsanız kullanın. Ama bunlar dışında terazinin kefelerine iki durumu koyun ve öyle değerlendirin. Herkese geçmiş olsun, zamanınızı aldıysam tekrar kusura bakmayın. Ayrıca herkesin kandilini kutlarım. İyi günler :)
Bende 6 kutu kinolon bitirdim bir şey olmadı şuana kadar da yorgunluk yaptı sadece sabah dinç kalkamıyordum herkezde yan etkisi farklı oluyor demek ki her vücut farklı tepki veriyor Bir de bağırsakları felç oldu benim yediğimi kusmaya başladım
Bunlar her ilacın yapacağı basit yan etkiler antibiyotik olmasa bile olur o aldığınız ilaç. Dediğim gibi riskli bir şey yoksa iyileşeceğine inanıyorsa insan kullanmak konusunda çok da korkmayabilir. Benim başıma gelen bu grup ilaçlara black box yani kara kutu uyarısı verilmesinin ilk nedeni olan yan etki. Siz onları yenersiniz dert etmeyin, kalıcılığı olmaz :)

Kinolon zehirlenmesinin %10-20 arasi maalesef kalici olabiliyor cunku zehir zaten mitokondrial dna yi degistirebiliyor. Zafer hocaya kullanmadan sormustum; Sikinti olmaz dedi daha sonra tendonlar patlayinca %80-90 I gecer dedi:)

2 yildir tedavi gormeme ragmen kalici hasarlarla spor hayatim bitti. Burdaki arkadaslara tekrar soyluyorum: bu ilaci kullanacaksiniz 1 hafta max. Diger turlu cidden buyuk risk aliyorsunuz. Zaten prostatiti gecirme olasiligi cok dusuk.
Odyseus00
Mesajlar: 54
Kayıt: 15.01.2020 - 20:13
Şehir: Aydın
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Odyseus00 »

Kinolon grubu aort damarı yırtılmasına bile yol açabilir ben 6 kutu cipro kullandım kalbin ayarı bozuldu hala tam iyileşmiş değil
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

purology yazdı:
Furkanal yazdı:
sekolas yazdı: Bende 6 kutu kinolon bitirdim bir şey olmadı şuana kadar da yorgunluk yaptı sadece sabah dinç kalkamıyordum herkezde yan etkisi farklı oluyor demek ki her vücut farklı tepki veriyor Bir de bağırsakları felç oldu benim yediğimi kusmaya başladım
Bunlar her ilacın yapacağı basit yan etkiler antibiyotik olmasa bile olur o aldığınız ilaç. Dediğim gibi riskli bir şey yoksa iyileşeceğine inanıyorsa insan kullanmak konusunda çok da korkmayabilir. Benim başıma gelen bu grup ilaçlara black box yani kara kutu uyarısı verilmesinin ilk nedeni olan yan etki. Siz onları yenersiniz dert etmeyin, kalıcılığı olmaz :)

Kinolon zehirlenmesinin %10-20 arasi maalesef kalici olabiliyor cunku zehir zaten mitokondrial dna yi degistirebiliyor. Zafer hocaya kullanmadan sormustum; Sikinti olmaz dedi daha sonra tendonlar patlayinca %80-90 I gecer dedi:)

2 yildir tedavi gormeme ragmen kalici hasarlarla spor hayatim bitti. Burdaki arkadaslara tekrar soyluyorum: bu ilaci kullanacaksiniz 1 hafta max. Diger turlu cidden buyuk risk aliyorsunuz. Zaten prostatiti gecirme olasiligi cok dusuk.
Hocam postu açan benim zaten tabii ki kalıcı olabilir, olabiliyor :D Arkadaşınki bağırsak sorunları olduğu için öyle dedim :) Kinolon tendinitleriyle ilgili makaleler ve az sayıda olan doktor görüşünün yanında pdf kitap da okumaya başladım ingilizce. Öncelik genelde magnezyuma veriliyor, ki sizin de önceki paylaşımlarınızda var.

Ben 1 sene felan kalsa bile bunlar razı olacağım nerdeyse. Omuzlardaki hafif seyrediyor şu anda ancak aşilden kaynaklı her adımımda acı hissediyorum şu sıralar nerdeyse yürümüyorum diyebilirim gerekmediği sürece. Hareketsizken karıncalanma şeklinde seyrediyor. Yani ilacı bıraktıktan sonra oluşan ve 1-2 ay geçmeyen durumlar için %80 %90 kalıcı olmama oranı güzel bir oran, hatta iyimser bile.
purology
Mesajlar: 221
Kayıt: 25.04.2019 - 02:03
Şehir: los angeles
Hastalık Başlangıç Yılı: 2018

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen purology »

Furkanal yazdı:
purology yazdı:
Furkanal yazdı:
Bunlar her ilacın yapacağı basit yan etkiler antibiyotik olmasa bile olur o aldığınız ilaç. Dediğim gibi riskli bir şey yoksa iyileşeceğine inanıyorsa insan kullanmak konusunda çok da korkmayabilir. Benim başıma gelen bu grup ilaçlara black box yani kara kutu uyarısı verilmesinin ilk nedeni olan yan etki. Siz onları yenersiniz dert etmeyin, kalıcılığı olmaz :)

Kinolon zehirlenmesinin %10-20 arasi maalesef kalici olabiliyor cunku zehir zaten mitokondrial dna yi degistirebiliyor. Zafer hocaya kullanmadan sormustum; Sikinti olmaz dedi daha sonra tendonlar patlayinca %80-90 I gecer dedi:)

2 yildir tedavi gormeme ragmen kalici hasarlarla spor hayatim bitti. Burdaki arkadaslara tekrar soyluyorum: bu ilaci kullanacaksiniz 1 hafta max. Diger turlu cidden buyuk risk aliyorsunuz. Zaten prostatiti gecirme olasiligi cok dusuk.
Hocam postu açan benim zaten tabii ki kalıcı olabilir, olabiliyor :D Arkadaşınki bağırsak sorunları olduğu için öyle dedim :) Kinolon tendinitleriyle ilgili makaleler ve az sayıda olan doktor görüşünün yanında pdf kitap da okumaya başladım ingilizce. Öncelik genelde magnezyuma veriliyor, ki sizin de önceki paylaşımlarınızda var.

Ben 1 sene felan kalsa bile bunlar razı olacağım nerdeyse. Omuzlardaki hafif seyrediyor şu anda ancak aşilden kaynaklı her adımımda acı hissediyorum şu sıralar nerdeyse yürümüyorum diyebilirim gerekmediği sürece. Hareketsizken karıncalanma şeklinde seyrediyor. Yani ilacı bıraktıktan sonra oluşan ve 1-2 ay geçmeyen durumlar için %80 %90 kalıcı olmama oranı güzel bir oran, hatta iyimser bile.
:) dogru.

Sikinti Su ki doktorlar omuzlar konusunda kanitlanmis bir durum yok diyor. E o zaman Ben nasil 2 ay boyunca ust dolaplardan bardak bile alamadim? Senin yerinde olsam fizik tedavi ye baslardim. Eswt ve ultrasound ise yariyor. Kesinlikle en az %80 iyi olacaksin ama Uzun surecek maalesef. Aort damarini 1 sene sonra Chek ettirirseniz de iyi olur
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

purology yazdı:
Furkanal yazdı:
purology yazdı:

Kinolon zehirlenmesinin %10-20 arasi maalesef kalici olabiliyor cunku zehir zaten mitokondrial dna yi degistirebiliyor. Zafer hocaya kullanmadan sormustum; Sikinti olmaz dedi daha sonra tendonlar patlayinca %80-90 I gecer dedi:)

2 yildir tedavi gormeme ragmen kalici hasarlarla spor hayatim bitti. Burdaki arkadaslara tekrar soyluyorum: bu ilaci kullanacaksiniz 1 hafta max. Diger turlu cidden buyuk risk aliyorsunuz. Zaten prostatiti gecirme olasiligi cok dusuk.
Hocam postu açan benim zaten tabii ki kalıcı olabilir, olabiliyor :D Arkadaşınki bağırsak sorunları olduğu için öyle dedim :) Kinolon tendinitleriyle ilgili makaleler ve az sayıda olan doktor görüşünün yanında pdf kitap da okumaya başladım ingilizce. Öncelik genelde magnezyuma veriliyor, ki sizin de önceki paylaşımlarınızda var.

Ben 1 sene felan kalsa bile bunlar razı olacağım nerdeyse. Omuzlardaki hafif seyrediyor şu anda ancak aşilden kaynaklı her adımımda acı hissediyorum şu sıralar nerdeyse yürümüyorum diyebilirim gerekmediği sürece. Hareketsizken karıncalanma şeklinde seyrediyor. Yani ilacı bıraktıktan sonra oluşan ve 1-2 ay geçmeyen durumlar için %80 %90 kalıcı olmama oranı güzel bir oran, hatta iyimser bile.
:) dogru.

Sikinti Su ki doktorlar omuzlar konusunda kanitlanmis bir durum yok diyor. E o zaman Ben nasil 2 ay boyunca ust dolaplardan bardak bile alamadim? Senin yerinde olsam fizik tedavi ye baslardim. Eswt ve ultrasound ise yariyor. Kesinlikle en az %80 iyi olacaksin ama Uzun surecek maalesef. Aort damarini 1 sene sonra Chek ettirirseniz de iyi olur
Hocam sizin sağ omuz kötüydü eskiden. Rotator cuff'tan ameliyata gircek de sizdiniz sanırım, forumda o yazı silinmiş bir şekilde o yüzden emin olamadım. Naptınız ameliyat oldunuz mu? Tendonlarınızla ilgili son durum nedir ve en son kinolon kullanım tarihiniz nedir, bilgilendirirseniz sevinirim. Ayrıca önerileriniz için de teşekkür ederim.
asosyal
Mesajlar: 1582
Kayıt: 25.06.2015 - 15:41
Şehir: sinop
Hastalık Başlangıç Yılı: 2011
Yaş: 37

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen asosyal »

Kinolon grubu 2 yıldır kullandım bir sorun olmadı nereden çıkarıyorsunuz?
insirah13
Mesajlar: 170
Kayıt: 03.06.2020 - 12:53
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen insirah13 »

asosyal yazdı:Kinolon grubu 2 yıldır kullandım bir sorun olmadı nereden çıkarıyorsunuz?
hocam sizde olmadı diye olmayacak diye bir kaide mi var? ekşide cipro başlığına bir bakın isterseniz. abd'de dayanışma grupları var hayatı kayan kişilerin olduğu.
asosyal
Mesajlar: 1582
Kayıt: 25.06.2015 - 15:41
Şehir: sinop
Hastalık Başlangıç Yılı: 2011
Yaş: 37

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen asosyal »

insirah13 yazdı:
asosyal yazdı:Kinolon grubu 2 yıldır kullandım bir sorun olmadı nereden çıkarıyorsunuz?
hocam sizde olmadı diye olmayacak diye bir kaide mi var? ekşide cipro başlığına bir bakın isterseniz. abd'de dayanışma grupları var hayatı kayan kişilerin olduğu.
Cipro fda onaylı bi ilaç. Fda onaylı olmayan ilaçlar daha sıkıntı. O zaman 200 serum.vankomisin yiyen adamlar çoktan ölmüş olurdu
purology
Mesajlar: 221
Kayıt: 25.04.2019 - 02:03
Şehir: los angeles
Hastalık Başlangıç Yılı: 2018

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen purology »

Furkanal yazdı:
purology yazdı:
Furkanal yazdı:
Hocam postu açan benim zaten tabii ki kalıcı olabilir, olabiliyor :D Arkadaşınki bağırsak sorunları olduğu için öyle dedim :) Kinolon tendinitleriyle ilgili makaleler ve az sayıda olan doktor görüşünün yanında pdf kitap da okumaya başladım ingilizce. Öncelik genelde magnezyuma veriliyor, ki sizin de önceki paylaşımlarınızda var.

Ben 1 sene felan kalsa bile bunlar razı olacağım nerdeyse. Omuzlardaki hafif seyrediyor şu anda ancak aşilden kaynaklı her adımımda acı hissediyorum şu sıralar nerdeyse yürümüyorum diyebilirim gerekmediği sürece. Hareketsizken karıncalanma şeklinde seyrediyor. Yani ilacı bıraktıktan sonra oluşan ve 1-2 ay geçmeyen durumlar için %80 %90 kalıcı olmama oranı güzel bir oran, hatta iyimser bile.
:) dogru.

Sikinti Su ki doktorlar omuzlar konusunda kanitlanmis bir durum yok diyor. E o zaman Ben nasil 2 ay boyunca ust dolaplardan bardak bile alamadim? Senin yerinde olsam fizik tedavi ye baslardim. Eswt ve ultrasound ise yariyor. Kesinlikle en az %80 iyi olacaksin ama Uzun surecek maalesef. Aort damarini 1 sene sonra Chek ettirirseniz de iyi olur
Hocam sizin sağ omuz kötüydü eskiden. Rotator cuff'tan ameliyata gircek de sizdiniz sanırım, forumda o yazı silinmiş bir şekilde o yüzden emin olamadım. Naptınız ameliyat oldunuz mu? Tendonlarınızla ilgili son durum nedir ve en son kinolon kullanım tarihiniz nedir, bilgilendirirseniz sevinirim. Ayrıca önerileriniz için de teşekkür ederim.
Evet onunuzdeki ay ameliyata girecegim. Kinolonu 2018 mayis gibi bitirmistim. Isin kotu tarafi bende ilac bittikten sonra basladi. Bazilarinda hemen tepki veriyor dolayisyla ilaci birakip overdose olmuyorsun. Hakkinda o kadar yazi okuyup, son bir caredir belki deyip bil bile lades dedim... pismanim:)
purology
Mesajlar: 221
Kayıt: 25.04.2019 - 02:03
Şehir: los angeles
Hastalık Başlangıç Yılı: 2018

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen purology »

asosyal yazdı:
insirah13 yazdı:
asosyal yazdı:Kinolon grubu 2 yıldır kullandım bir sorun olmadı nereden çıkarıyorsunuz?
hocam sizde olmadı diye olmayacak diye bir kaide mi var? ekşide cipro başlığına bir bakın isterseniz. abd'de dayanışma grupları var hayatı kayan kişilerin olduğu.
Cipro fda onaylı bi ilaç. Fda onaylı olmayan ilaçlar daha sıkıntı. O zaman 200 serum.vankomisin yiyen adamlar çoktan ölmüş olurdu

https://www.fda.gov/drugs/drug-safety-a ... ntibiotics
purology
Mesajlar: 221
Kayıt: 25.04.2019 - 02:03
Şehir: los angeles
Hastalık Başlangıç Yılı: 2018

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen purology »

FDA in kendisi davalrdan sonra surekli update veriyor. Ben Amerika da yasiyorum ve etrafta son 2-3 yildir surekli bunlarla zehirlenenler var. herkeste ayni tepkiyi vermeyebilir haklisiniz. Biz sadece dikkatli kullanin diyoruz.
Furkanal
Mesajlar: 202
Kayıt: 24.02.2020 - 00:48
Şehir: Konya
Hastalık Başlangıç Yılı: 2019

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen Furkanal »

purology yazdı:
Furkanal yazdı:
purology yazdı:
:) dogru.

Sikinti Su ki doktorlar omuzlar konusunda kanitlanmis bir durum yok diyor. E o zaman Ben nasil 2 ay boyunca ust dolaplardan bardak bile alamadim? Senin yerinde olsam fizik tedavi ye baslardim. Eswt ve ultrasound ise yariyor. Kesinlikle en az %80 iyi olacaksin ama Uzun surecek maalesef. Aort damarini 1 sene sonra Chek ettirirseniz de iyi olur
Hocam sizin sağ omuz kötüydü eskiden. Rotator cuff'tan ameliyata gircek de sizdiniz sanırım, forumda o yazı silinmiş bir şekilde o yüzden emin olamadım. Naptınız ameliyat oldunuz mu? Tendonlarınızla ilgili son durum nedir ve en son kinolon kullanım tarihiniz nedir, bilgilendirirseniz sevinirim. Ayrıca önerileriniz için de teşekkür ederim.
Evet onunuzdeki ay ameliyata girecegim. Kinolonu 2018 mayis gibi bitirmistim. Isin kotu tarafi bende ilac bittikten sonra basladi. Bazilarinda hemen tepki veriyor dolayisyla ilaci birakip overdose olmuyorsun. Hakkinda o kadar yazi okuyup, son bir caredir belki deyip bil bile lades dedim... pismanim:)
Aşil bende de son dozdan 28 gün sonra başladı. O güne kadar hiç yürümemiştim çünkü. O gün biraz yürüyünce patlağı vermişti. zaten %85 i ilk ay ortaya çıkıyor. Baya bir kaynak dose-related dese de ki öyle; eğer zaten semptom vermeden zayıflamış bir tendon varsa, onun o hasarı alması 1 dozla bile olabiliyor sizde biliyorsunuz. Ama tabikii doz arttıkça hasar da artıyor. Ki benim altta yatan eklem rahatsızlığım da var. Belki de onu baskılamam gerekiyor bunlardan kurtulmak için, buda üstünde durduğum bir bakış açısı. Bakalım Allah ömür verirse ben 2023 de 2024 de bu tendonlarla ilgili ben nerede olacağım :) 2020 Mart'ta kullandığım Tarivid'de kostokondrit yaptı bende hala geçmedi mesela. Şimdi de Avelox. Sizin gibi ben de son bir çare diyip biraz da aile baskısıyla bile bile lades dedirttirildim :)
ABittersweetLi
Mesajlar: 1748
Kayıt: 19.04.2015 - 20:38
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2014

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen ABittersweetLi »

Kinolon grubu antibiyotikler maalesef zehir saçıyor. Dünyanın çeşitli yerlerinde bu grup antibiyotikleri kullanıp zarar görenler epeyce fazla. Zaten facebookta grupları da var. Bunları forumda daha önce yazdık. Tabii ki bu ilaçların kullanılması gereken bazı özel durumlar var. ama bizim doktorlar sinüzitte bile bu grup antibiyotikleri yazıyorlar.
darkblues
Mesajlar: 500
Kayıt: 23.10.2020 - 17:11
Şehir: İstanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2020

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen darkblues »

Enterokok için kinolon harici ne alınabilir?Doktor Moksifloksasin(kinolon)etken maddeli yani Avelox tarzı bir ilaç yazdı ama kullanmak istemiyorum.(Enterokok prostat sıvısından yapılan Pcr da çıkmadı penis ucundan alınan sürüntüyle yapılan Pcr da çıktı.) Muhtemelen ilacın ulaşımı da prostata göre üretraya daha kolay olur.Bakterinin miktarı da 10(3*9)
kadir
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 10150
Kayıt: 19.04.2015 - 23:04
Şehir: istanbul
Hastalık Başlangıç Yılı: 2004
Yaş: 64

Re: Prostatit - Kinolon - Tendon Hasarı - Bilgilendirme

Mesaj gönderen kadir »

darkblues yazdı:Enterokok için kinolon harici ne alınabilir?Doktor Moksifloksasin(kinolon)etken maddeli yani Avelox tarzı bir ilaç yazdı ama kullanmak istemiyorum.(Enterokok prostat sıvısından yapılan Pcr da çıkmadı penis ucundan alınan sürüntüyle yapılan Pcr da çıktı.) Muhtemelen ilacın ulaşımı da prostata göre üretraya daha kolay olur.Bakterinin miktarı da 10(3*9)
Enterekok icin en etkili antibiyotik linezolid ve daptomisindir.
Cevapla